Mısırdaki İdam kararıyla ilgili Basın Açıklaması

                                  

 

                                    BASINA VE KAMUOYUNA

 

 

         Mısır diktatörlüğü, Mısır halkının direnişi sonucunda 30 yıllık iktidarının terk etmek zorunda kalmış, 2012 yılında yapılan seçimlerde oyların yarısından fazlasını alan Mursi iktidara gelmiştir.

 

        Seçimlerden bir yıl sonra darbe yapılarak yönetime el konulmuş, darbeye  ve zulme sessiz kalmayan Mısır halkı direnişe devam etmiş, bunun sonucunda birçok direnişçi öldürülmüş, tutuklanmış ve işkenceye tabi tutulmuştur.  Maalesef bugün Mısır da darbeci zalimler değil, adalet, özgürlük ve demokrasi talep edenler mahkemeler önünde hesap vermektedir.

 

        Mısır da darbeye karşı gösterilere katıldıkları ve şiddete teşvik ettikleri gerekçesi ile aralarında hamile kadınlarında bulunduğu 529 kişi hakkında idam kararı verilmiştir.

 

        1920 yılında Türkiye de kurulan ve kararları temyize tabi olmayan İstiklal mahkemeleri gibi teknik ve hukuki anlamda yargılama dahi yapılmadan kutsal olan savunma hakkı en ağır bir biçimde ihlal edilerek jet hızıyla henüz ikinci duruşmada karar verilmiştir. Mahkemenin verdiği bu karar hukuki, adil ve doğru bir karar olmadığı, tamamen siyasi olduğu açıktır.

 

         Karar Mısır ve dünya tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Her açıdan evrensel hukuk kurallarına, adil yargılanma hakkına, insan haklarına ve onuruna aykırı olan bu kararın infaz edilmesi başta Mısır da, İslam aleminde ve  tüm dünyada istikrarsızlığa ve derin ayrışmalara neden olacaktır.

 

         Başta uluslararası insan hakları kurumları olmak üzere tüm ülkeleri Mısırdaki hukuk ve vicdan dışı yargılamaya karşı çıkmalarını ve infazların durdurulması için hukuki ve ahlaki duruş sergilemeye ayrıca yaptırımda uygulamaya davet ediyoruz.  

 

        Mısır halkının demokrasi, adalet, insan hakları, temel özgürlükler yönündeki talep ve beklentilerini destekliyoruz.

 

                                      MUŞ BAROSU